“Okuyan mı daha çok bilir, gezen mi?” denir; izleyenler neden hep görmezden gelinir? Artık bu ayrımcılığa bir son veriyoruz, izleyenleri de bu mücadeleye iddialı bir girişle davet ediyoruz. Öğrenmeye katkısı yadsınan, hem okumanın hem gezmenin biraz biraz yerini tutan, ezilen sinemanın yanında yer alıyoruz.
Malumunuz bilgi çağını çoktan geride bıraktık. Elle tutulur ansiklopedileri raftan kaldıralı çok oldu da online ansiklopediler bile artık tarih oldu! Tecrübe çağı sahnede yerini aldı. Açıp sayfalarca ‘hakkında’ yazıları okumak, bilgiyi kaynağından almak değil, tecrübe edenin düşüncelerini paylaşmak herkese yeter oldu.
İsmi Aztek uygarlığında savaş tanrısı olarak bilinen, ‘Mextli’den yadigâr. Bir Frida Kahlo’su var ki; sanatıyla yüreklerde taht, dillerde destan! Sonra bir de dalgası var tabi, tribünlerde olmazsa olmaz bir tür dans! Etrafı plajlarla çevrili, ortasına piramit koymuşlar sırıtmamış, düşünün o kadar çöl!
Seyahati tutku derecesinde seven ancak yeterli vakti, belki nakdi de olmayanlardansanız sizi komşunun Osmanlı izleriyle dopdolu şehri Kavala’ya alalım.
Yol denince gerçek anlamından ne çok uzak ne de fazlaca yakın nice anı gelir akla. Göç gelir bir defa, gurbet gelir, mesafe gelir, ayrılık gelir!
“Sen olunca yanımda, dünyanın her yeri cennet bana!” diyen romantik aşıklar, elleri görelim! Zira bu konu sizi doğrudan ilgilendiriyor. “Seninle dünyanın
Yepyeni umutların kapıyı çaldığı, yılın ilk ve son fırsatında “Bu yıl ne yapsak? Evde mi otursak yoksa dışarı mı çıksak?” sorularına Ligarba Turizm yanıt
Sanya, Haikou ve Qinhuangdao, iç kısımlardaki şehirlerin yaz sıcaklarından kaçmak isteyen milyonlarca şehirlinin geleneksel rotası. Çin’in en güneyindeki
“Yediğin içtiğin senin olsun, gezip gördüğünü anlat!” derler ama lafı ne yapar eder dünya mutfağına çeker, oradan kendi mutfaklarının şahanelerini sıralar,
Kartpostallarda insanı seyahate özendiren çarpıcı görüntüleri çıplak gözle izlediğinizi düşünün! Kurduğunuz hayallerin baş rolünü kendinize teklif etmekle
“Alıp başımı giderim, kimselerin de nazını çekecek değilim!” diyenler, şapkasından müsaade isteyip yol boyunca anılarını külahına anlata anlata bitiremeyen