Modernle gelenekselin kol kola gezdiği, tapınak plaza harmanında kültürlerin dans ettiği, geçmişin büyüsünü, anın tadını ve geleceğin harikasını aynı toprak parçasında bulunduran, doğunun uzağında yer alan Tayland denince akla gelen üç namı şahanede sıra! Bir üç silahşorlar dedik, dilerseniz bir dördüncü ekleyip kuzeyi de doğuya çevirip adına Daltonlar deyin. Adını kendiniz koyun ama seyahate birlikte çıkalım.
Zira böyle manzara, böyle köklü ve türlü gelenek, istemediğiniz kadar proteinli mutfak başka nerede var? Peki ya gözlere bayram ihtişamı, dillere destan gösterişi kimden sorulur? Masmavi sularında sırt üstü uzanıp gökyüzünü seyre dalmak, uzak tarihinde gezinirken tozlu yapraklar arasında dolaşmak, en köklü inanışlara çıplak gözle bakmak için Ligarba Turizm’in rehberliğine güvenin, macerayı kaçırınca dizinizi dövmeyin.
Silah arkadaşlarının bir adım önünde, karşınızda bir ada devleti duruyor. Çin, Arap, Japon, Hintli, Malezyalı… ne kadar uzak doğulu varsa masada toplanmış, muazzam mutfağının lezzetine varmak için katılımını bekliyor. Öyle olsaydı gider miydin? O zaman kimseyi bekletmeyelim, burası macera dolu Küçük Amerika deyip koyulalım yola. Kültürel olarak bir karmaşa yaratılmış gibi durup birbirine yabancı insanlar arasında herhangi bir gerilim olma ihtimali aklınıza gelse de dünyanın en güvenli özerk bölgelerinden birindeyiz, sokağın ortasında uyuya kalsanız biri muhakkak üstünüzü örter, henüz yeterince öğrenemediyseniz birileri size bir güzel rehberlik eder! Farklı mimarisi, doğal güzellikleri yanında yasaklarıyla da namlıdır Singapur. Sokaklarında ne bir çöp, ne bir gürültü duyulur, yayanın morali bozulmaz, şoför koltuğunda olandan ani manevra çıkmaz, sosyal haklarından yoksun kalan insan da buralarda kolay bulunmaz. Şehir devletine girdiğiniz anda yemyeşil bir doğa tarafından sarmalanacak, göz alabildiğine plaza ormanında kaybolurken ilginç mimarisinin de eşliğiyle buralara hayran kalacaksınız. Bizden söylemesi.
Başkent Bangkok, kalabalık sevenler için harika bir destinasyon! Bu yüzden “Tatilden anladığım gündüzleri şaşkınlıkla geçirip gecelerin tozunu atmak” diyen, bunun içinde yepyeni bir lezzet isteyenler için mükemmel bir tercih olacaktır. Zira gökdelenler, saraylar ve tapınakların iç içe olduğu bu bonkör şehir; gündüzleri kültürlenip geceleri dans etmeyi arzulayanlar için oldukça ideal. Kalabalık sevmeyeni, “Ben kafamı dinleyeceğim kardeşim, 3 günlük tatilimi sessiz sedasız geçireceğim” diyeni hiç buralara kadar yormayalım. “Her anım kıymetli, deneyim kazanmaktan ötesi fuzuli” diyenler, fazla konuşmayıp sizi ilk uçakla buraya davet edelim. Gezmeyi, eğlenmeli, keşfetmeyi seven Alice’ler harikalar diyarınıza hoş geliniz.
Şimdi anlatacaklarımızla göz ucuyla da olsa muhakkak bakmayı arzulayacak, bir defa görünce kesinlikle müptelası olacaksınız. “Şehre aşık olunur mu canım?” sorularına şaşkınlıkla bakıp deneyimlerinizi soluksuz sıralamaya koyulacaksınız. Bizden söylemesi, bir defa giderseniz, ilişkinizi taze tutmak için bu şehre muhakkak geri döneceksiniz. Zira; burası Tayland’ın en büyük adası. Ada sahili harikalarından önce su parkları ilk sırayı almaya hak kazanır. Berrak sularında yapılan dalışlar dünyanın sayılı güzelliği arasına girmekle kalmaz, suyun türlü eğlencesinden de kimseler geri kalmaz! Şimdi gelelim müthişlerin şahı doğası ile inanılmaz sahillerinde geçirilecek üç gün için koca sene çalışmanın mübahlığına. “O kadar didindim, gözümü kırpmadım, kafamı desen hiç kaldırmadım” diyenlerdensiniz, Phuket’i engin sularında asrın deneyimini yaşamayı, göz alabildiğine plajlarında, suyun içine yerleşmiş minik ahşap evlerinde kalmayı çoktan hak ettiniz. Çıkın çıkın gelin.
English 
中文
Bir Yorum Yazın
Yorumlar